Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim

Horlama kalp krizini tetikliyor

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Ali Rıza Karaokur, kaliteli yaşantının anahtarının burundan ve sağlıklı nefes almak olduğunu belirterek, uyumaya bağlı kazaların büyük bölümünde kazaya sebep olanların horlama sorunu olduğunun belirlendiğini söyledi.


Burundan nefes alıp vermenin, özellikle sabahları dinç ve zinde kalkamamanın en önemli nedenleri arasında ilk sırayı aldığını belirten Dr. Karaokur, burundan geçen havanın, vücudun dinlenmesiyle birebir alakalı olduğunu, uyku sırasındaki burun tıkanıklıkları, ağzı açık uyuma, şiddetli horlamalar ve uyku apnesi denilen nefes tutulmalarının ise sağlığı olumsuz yönde etkilediğini belirtti. Horlama sorunu olan kişilerde hastalığın çoğu zaman kendileri tarafından değil, aileleri tarafından fark edildiğinin altını çizen Karaokur, "Bu tür hastalardaki en büyük problem, 10 saat kesintisiz uyusalar bile sabahları hiç uyumamış gibi kalkmaları, aşırı vücut yorgunluğu, konsantrasyon eksikliği ve kendini işe odaklayamama sorunlarıdır. Bu belirtiler özellikle hassas görev yapan kişilerde yani dikkat gerektiren kişilerde yaşanıyorsa kesinlikle bir önlem alınması gerekmektedir. Örneğin, şoförlerimizin seyahat sırasında aniden uyumaları ve kazalara neden olmalarındaki en büyük sebeplerden birisinin rahat ve kaliteli uyku uyuyamamalarından kaynaklandığı belirlenmiştir" dedi.

Dr. Ali Rıza Karaokur, burundan geçen havanın insan sağlığını ve yaşam kalitesini direkt etkilemekte olduğunu kaydederek, "Horlama basit bir hastalık değil ve günlük yaşantımızın bir parçası hiç değil. Horlama şikayeti bulunanların bir uzmana muayene olmaları kendi sağlıkları ve çevresindekilerin sağlığı için faydalıdır. Bu şikayetleri erken yaşta ciddiye almayanlar ilerleyen yaşlarında gerekli müdahaleyi yaptırsalar bile kalp, akciğerlerine yönelik diğer hastalıkların önüne geçilememektedir. Zira uyku sırasında burnundan nefes alıp veremeyen kişilerde tansiyon yüksekliği ve kalp problemleri daha erken yaşlarda kendini göstermeye başlayacaktır. Bunun yanında aşırı kilo da varsa uyku sırasında kalp krizlerine kadar uzanan bir sağlık problemi ile karşı karşıya kalabilirler" şeklinde konuştu.

Günlük yaşantımızı olumsuz etkileyen horlama hastalığının tedavisi için alınacak küçük tedbirlerden cerrahi müdahalelere kadar bir dizi önlem bulunduğunu hatırlatan Karaokur, şöyle devam etti:

"Bunların başında düzenli egzersizlerle kilo verilerek bir mesafe alınması sağlanabilir. Ancak burnunda kemik veya et parçası olan, geniz eti büyümüş ve küçük dili çok uzamış hastalarımızın mutlaka cerrahi müdahale yardımı almaları gerekmektedir. Horlama cerrahisine yönelik operasyonlarımızda yüzde 85 oranlarında başarı sağlanmaktadır. Cerrahi müdahale yöntemleri arasında kansız bıçaksız müdahale dediğimiz radyo frekans cerrahisi dahil, endoskopik müdahaleler ve estetik cerrahi işlemlerini bulunmaktadır." dedi.


Kategoriler

- hastalıklar - Şifalı Bitkiler - bitkilerin faydaları - Beslenme - kanser - tedavi - Gıda - şifa - kalp ve damar hastalıkları - sigara - belirtiler - kadın - çocuk - işitme kaybı - Diyet - hafıza - su - masaj - Vücudumuzu Tanıyalım - alerji - kulak - teşhis - sağlık haberleri - Diş Sağlığı - Beden dili - Depresyon - hastalık - Evlilik - Göz Sağlığı - ağız - bulaşıcı hastalıklar - gebelik - burun - sağlık - kulak ağrısı - orta kulak - Diğer Hastalıklar - Cinsellik - diş - bademcik - ağrı - şifa kaynağı - dikkat - Alkol - enfeksiyon - iç kulak - kilo vermek - diş çürüğü - kulak çınlaması - baş dönmesi

MollaCami.Com